İnsanoğlu yaşamında her şeyi değil görmek istediğini görecek, anlamak istediğini anlayacaktır. Kendilerine ait olan göstergelerin oluşumunu da hemen hemen bu cümlenin üzerine kurmuş gibidir. Bu durum birey ve toplum ilişkilerinden en derin pazarlama stratejilerine kadar uzanan sonu olmayan bir labirent haline gelmiştir. İşte bu noktada ben bir kez daha mesleğimin labirentin sadeleşmesi sürecindeki aktif rolünü ve gücünü hissediyorum.

            Onun içindir ki; artık fotoğraf belgesel fenomeninden çıkıp ticari kimliğini ortaya koymaya başlamıştır. Pazarlama sisteminin gereksinimleri, görsel iletişim unsurlarından biri olan fotoğrafın üretim sorumluluğundan sunumuna kadar olan zamanlamanın en hızlı ve en kaliteli olmasını gerektirir. Bu öngörme ile 2400 m² kapalı alanda kurduğum fotoğraf temelli görsel üretim atölyesinde, performansın en üst düzeyde gerçekleşmesi hedefim olmuştur.

             Emisyon bazlı üretim bu hedeflerin doğrultusunda 2000 yılı itibari ile dijital sisteme geçişini sağlamıştır. High-end fotoğraf sistemleri ile zamana ters orantılı kaliteli üretim sorunu aşılmış ve her aşamada yüksek kontrol imkanı oluşturulmuştur. Bu hedefler hem stüdyomuzda hem de dış çekimlerde en son teknolojili dijital fotoğraf üretimi için geniş bir makine parkı ve iç dekorasyon ekipmanlarına sahip olmamızı sağlamıştır. Güncel teknolojiye tanıklık edip bunu çalışmalarımıza yansıtmak misyon olmaktan çok üretim prensiplerimiz arasında yer almıştır. Ekibim ve ben yeni projelerde görüşmek üzere.